Her şiirin bitişi, hissiyatı beyan edilemeyecek kadar büyük bir teheyyüce gark ediyor..
Bizi yazmaya küstüren şairlerin muazzam mısraları..
o kadar güzel ki... Erdem Bayazıt'ın sesini duymak; kayıp bir dostu bulmak, ağlamak... Allah razı olsun
Bu ne dahiyane bir şiirdir "Güzel Adam" yerin de güzel olsun."En Güzel"in yanıbaşında olasın...
Dirilmek yeniden !!
"Aşkın bir adı da yorulmamaktır."
Fonun ismi nedir
Uhut galiba açıklamada öyle yazıyor
yosun kokusu, kütüphane ve aminler
Rahmetli Adil Erdem Bayazıt 'ın aşkı gönlünden taşmış,zamanı aşıp bize ulaşmış.Bu insanlar,,zamanın önünde giden, özgür ruhlar.Sözde âlimlerin ,saçma sapan fetvalarına esir olmayan.Ne kadar güzel, müzik eşliğinde şiirini seslendirmiş(Misal müzik şeytan işi diyenlere inat dimdik.). Adil Erdem Beyazıt şiirlerini,kendi söylerken hissediyor,hissettiriyor.Böyle en üst perde şiir yazan, birde Sezai Karakoç'umuz var.Bu adamlar bizim kıymetliletimiz.Almanya'dan sevgiler 🌹
Alimlere hakaret etme hakkina sahip degilsiniz fetvalara uyup uymamak sizin inancinizi bağlar
"Her şeye ölüm dadanmış sanki.."
Ne güzel insanlar geçti bu karanlık dünyadan
Özgür binbaşım , tövbe.. https://www.youtube.com/watch?v=vacISyUwpqs
Ne büyük insansın sen ey şair
Çok derin bir ilahi aşk ben bu şiiri leylaya yazildi zannederdim ama Resûl'e yazılmış.. 🌹
Ya Rasulallah. Erdem abiyi komşun eyle. O seni çok seviyordu. Biz de seni seviyoruz. Şöyle diyordu bir dizesinde : " Adın kurtuluştur ama söylememeliyim. Can kuşum, umudum, canım sevgilim." O ad bir kadın ismi değil, senin ismindi Ya Muhammed a.s
Yaslan göğsüme sevdiğim...Benim gönlüm gök gibidir...Açık bir deniz gibidir...Pas tutmaz benim içim yeryüzü gibidir...Toprak gibidir...Sen ki bulut gibisin...Ay gibisin...Güneş gibisin bazen...
yaslan göğsüme sevdiğimbenim gönlüm gök gibidir açık deniz gibidirpas tutmaz benim içimyeryüzü gibidir toprak gibidirsenki bulut gibisin ay gibisinGÜNEŞ gibi bazan.
MUTHISSSS❤
Ah kiymetini bilmeyenler
Ne muazzam bir adamsın. Allah ruhunu şad etsin. Özlem ve rahmetle
Favori şiirler +
Kimse anlayamadı bu aşkı o yüzden unutuldu ya....
Güzel bir şiir mis
Erdem Bayazıt ve diğer şairlerin şiirlerini kanalımızda bulabilirsiniz.
Ayt 2018 edebiyat sorusu kesin cikicak
“Hiç unutmadım”
Fırat en çok bu şiirlerde sevdim ben seni yolun buralara düşmez sanmam ya..belki...rastlarsan deli divane olmuş aşığına "haydi gel sevgilim/uzanalım toprağın altına/Çiçekler mayalansın göğsümüzde" 08/06/18
Cemre Topuz Bu ilahi aşkı anlatan bir şiir insanların geçiciliğine aldanmayalım sonsuz var.
Canikom Hasan 🐣💙
Bir şiir bu kadar güzel bitirilir... Aşkın bir adı da yorulmamaktır.
Fon müziğini bilen var mi yardimci olursaniz sevinirim.
hasan çakmak https://youtu.be/6QTgc7lNBnI buyur kardeşim.
+Hulusi Kurt Allah razi olsun
hasan çakmak Allah senden de razı olsun.
Ah! O kelimeyi bulmak için bütün bu çabalarım. Seni çağıracak olan.
AŞK RİSALESİ sözleriDirilmek yeniden Yerin uyanması gibi kımıldaması gibi toprağın Bulutları yarması gibi gün ışığının Yağmurun ansızın boşanması Binlerce kuşun bir anda parlaması havalanması Erimesi gibi karların ve buzulların Patlaması gibi dal uçlarında tomurcukların Dirilmek yeniden Yüzyıl süren bir berzahtan geçmişiz gibi Kandan kinden öfkeden Üstümüze bir sağnak boşanmış gibi Sürekli lekelendiğimiz çözülmeye terkedildiğimiz Bir bataktan çıkar gibi. Yürürken otururken yatarken Hep çürümek durumunda kalmış Duyduklarımızdan dolayı kulaklarımız Gördüklerimizden ötürü gözlerimiz Dokunduklarımız için ellerimiz. Belli bir bozgun yaşamışız Her şeye ölüm dadanmış sanki Kadınlar ki anne olmamak için direniyorlar Erkekler ki savaşmayı tümden unutmuşlar Çocuklar zaten hiç çocuk olmuyorlar Çocukluk kalkmış dünyadan gibi Her çocuk antik çağ filozoflarından bir kalıntı sanki. Aşkın son saltanatını yaşamak içinmi ey kalbim Ruhun serüvenine bir kale olmak için mi? Bu başkaldırma kanatlanma. Durmadan geçiyordu o zamanlar Üstümüzden tanklar toplar binler tonluk arabalar Boğuk bir ses madeni bir böğürme Bir metropol devinin içimiz titreten iniltisi Ta uzaklarda şehirlerin üstünde kımıldayan Bir korkunun yüreğimizde biriken tedirginliği Bir sam yeli gibi bedenimizi yüzümüzü saçlarımızı Yalayarak Çekiyordu bizi ve herkesi. Ama sen uzaklardaydın ey kalbim Uzaklardaydın, sevdiğim uzaklardaydı Ayın ve yıldızların çağlayarak Berrak şelaleler yaparak Coşku içinde aktığı Bir yerlerdeydi. Hani bir gün bir çobana rastlamıştık Kavalıyla bir sümbülü emziriyordu Adı ferhat mıydı neydi Koyunların kurtların böceklerin ve çiçeklerin Sadakatten mest oldukları Her birinin gözlerinde Kaybolur gibi kayar gibi Dalıp gittiğimiz o saadet evreni Kayaların yüzlerinden okuduğumuz o ebedi bilinç Bizi çekip almıştı kılcal damarlarımızdan. Yaslan göğsüme sevdiğim Benim gönlüm gök gibidir açık deniz gibidir Pas tutmaz benim içim yeryüzü gibidir toprak gibidir Sen ki bulut gibisin Ay gibisin güneş gibisin bazan. Usul usul inen Yağmur tıpırtılarını Dinler gibi Dalıp gitmiştik Sen konuşuyordun İpil ipil yağan bir yağmur gibi konuşuyordun Onlar ki konuklarımızdı Adları Keremdi Yusuftu Kaystı Hepsi de ezelden tanıdıktı dosttu. ( Ara Çağrı ) Sen bir taze haber gibi gelmiştin unutmadım Her gelişin bir taze haberdi unutmadım Aşktı alıp verilen altın bir vakitti yaşadığımız Bir muştuyu algılamanın sürekli gerilimiydi sanki unutmadım Can oynanırdı evlerde yollarda meydanlarda Can alınıp can verilirdi hiç unutmadım Sen uyurdun uykun bir tepeden seyredilen uçsuz bir vadi Kıyısından seyredilen bir denizdi sanki unutmadım Ah sevgili ! Hayat görünürdü kapından, bir çırpınış yüreklerimizde Sen evinden çıktığında güneşler doğardı içimizde unutmadım Toprağa düşen tohum onda gizlenen renk şekil koku Senin için biçimlenirdi renklenirdi kokardı senin için unutmadım Ebedi masum çocuklar zamanın solmayan çiçekleri İstemişlerdi de ezan okumuştu Bilal bir sabah unutmadım O dirildi O dirildi diye birden çalkalanan sokaklar Ölüm ki sonsuza açılan bir kapıydı hiç unutmadım Ey aşk ey dirilik soluğu ey evrenin hareket kaynağı Nasıl unuturum nasıl unuturum hiç unutmadım. Haydi gel sevgilim Uzanalım toprağın altına Çiçekler mayalansın göğsümüzde Bu akıp giden bu kör gidip yol giden Kalabalıkları bu insanları Ezen çiçekleri, bir kere bile farkına varmayan Dökülen bu yıldızları yağmur birikintilerine Çiğneyerek geçen bu adamları ve kadınları Uyarmak için bir an durdurmak için Bu bizi terkeden, bacaları öksüz ve boynu bükük İçimizde sonsuzluk kavislerinden izlerini taşıdığımız Ama şimdi kendimizi zorlasak da anımsayamadığımız tasarlayamadığımız o kırlangıçları Ah tekrar dönülebilir mi? yaşayabilirmiyiz ? Uzansak yerin altına ve toprak olsak. Haydi gel sevgilim Bir daha deneyelim Bir kere daha kesmek için yolunu kalabalıkların Yüreğimizden gönlümüzün derinliğinden Vermek hep vermek için Çünkü dağıttıkça çoğalır bizim zenginliğimiz Aşkın bir adı da berekettir En iyi anlatandır o Hirada bir mağarada Gözden döküleni Gönülden geçeni. Ah hep o kelimeyi bulmak için bütün bu Çabalarım Seni çağıracak olan. Nasıl da unuttuk Oysa daha anar anmaz adını Ansızın patlayan bahara bir pencere açmışız gibi Kış ortasında çıkıveren güneş gibi Birden sıyrılıverip bulutlardan Üryan görülen can gibi Doldururdun içimizi Ve eviçlerimizi. Ah oruçlu bir ağustos vaktinde Bir kayanın dibinden kaynayan Soğuk ve berrak sulara Uzanıp kana kana Avuç avuç alıp Yüzümüzde içimizde Duyduğumuz Gibi Aşk. Ah bir yalnızlık vaktinde Herkesle birlikte olduğumuz Gene de yalnız olduğumuz Bir parkta Ta uzaklardan gelir gibi Bir tamburdan bir ezginin Bizi bizden ve herşeyden Alıp götürdüğü gibi Aşk. Haydi gel sevgilim gene arayalım Makam-ı İbrahimde rastlanan ayak izlerini Dedesinin elinden tutup Kubays dağına götürdüğü Yüzüsuyu hürmetine yağmur istediği Yeryüzünün bereketlenip çiçeklerle bezendiği Develerin coşarak çöllerde Ayak sesleriyle şiirler bestelediği O vakitleri. Haydi gel bir daha bir daha Arayalım Herkesin ve herşeyin uykuya vardığı Bir vakitte Gürül gürül Bardaktan boşanır gibi Yeryüzünü ve gökyüzünü Dünyanın bu yüzünü ve öbür yüzünü Geceyi ve gündüzü Dolduran Yüreğimizi kuşatan O kitaptan Okunanı. Yaşamak, avını gözleyen Sessiz gergin Soluk soluğa Bir atmaca Sağ elimin Parmakları ucunda. Ve ölüm Bir güvercin Beyaz Süzülen masmavi gökten Berrak sulara. Bir yıldız kayıyor kayıyor kayıyor Bir dal uzuyor uzuyor Bir gül kanıyor bir seher vaktinde Yanıyor bir ateş için için İçimde içimin de içinde Bir ezgi dönüyor dönüyor dönüyor Bir ney eriyor dudaklarımda Aşkın bir adı da yorulmamaktır.
Nasıl yazılabilir böyle bir güzellik... Mükemmel
Erdem Beyazıt okurken burdan takip etmek güzeldi. Eline emeğine sağlık. :)
Sen ki bulut gibisin!
👍👍👍