Dinlerken duygulanmamak mümkün değil, adeta gözlerim doldu, ağlamakçasına!
Benimde gözlerim doldu
Bu eser Hicaz değil Hümâyun makamında bir eserdir :)
Sn.Yavaşça nın bu Hicaz (ALLAHIM YETER) eseri yalnız bizlere değil tüm EVRENİ bile ağlatır.
Öyle bir üstadsın ki, kudretinden hiç taviz vermiyorsun. Seni örnek alacağım..
Sabah akşam dinliyorum ben kendini bildim bileli onun hayranıyım muhteşem bir icra
Hakan'ın ilk sözleri "Bana çok iyi davrandılar. Bol bol kitap okudum. Hatta onlarla tavla bile oynadık. Beni iki mars bir oyunla yendiler. Bırakırken de 30 lira taksi parası verdiler" olur. Baba Rahmi Bey ve anne Cemile Hanım bu sırada büyük ızdırap çeker. İşte bu acılı bekleyiş sırasında Dr. Rahmi Bey hislerini ve oğluna olan sevgisini dizelere döker. Sonra da bu dizeleri Dr. Alaeddin Yavaşça besteler. Hicaz makamındaki şarkı bir dönem dillerden düşmez . Hikaye böyledir.
15 Nisan 1971 gecesi Rami Bey'in Bakırköy'deki evine giren silahlı 6 THKO militanı, anne ve evde bulunan misafirleri kıs kıvrak bağlayarak 16 yaşındaki Avusturya Lisesi üçüncü sınıf öğrencisi Hakan'ı kaçırır. Evde değerli eşyalara dokunmayan militanlar giderken "1 milyon lira fidye verirseniz oğlunuzu sağ salim bırakırız" derler. Olay babanın eve gelmesiyle ortaya çıkar. 3 gün rehin tutulan Hakan, 18 Nisan günü yapılan pazarlıklar sonucu 250 bin lira fidye karşılığı serbest bırakılır.
Eseri ilk dinlediğimde çok etkilenmiş ve çok büyük bir acı yaşamış olmalı diye düşünmüştüm gerçekten de hikâyesini öğrenince daha da etkilendim..
sözün bittiği yer..allah hocaya uzun ömürler versin...böle muhteşem bir ezgi olabilir..ama nerde...masallarda...
Selam, cok guzel bir sarki..muazzam bir yorum USTAD tan...sarkinin hikayesini bilen biri yazsin lutfen..
Sevgili İnci Yaman da şarkının hikayesini biloyor ve ağlıyor. Kimi şarkılar, kimi türküler bizlere büyük acıları feryatları taşıyor . Dertnakoluyoruz.
bravo be adamaenistem!
Türk Musîkisi'nde geriye kalan (yani yaşamakta olan) son "büyük üstad" kendisi...
müthiş bir eser..duygulanmamak mümkün değil