1989 yazında, İzmit Leyla Atakan parkındaki fuarda çocukluk arkadaşım Ümit ile ODTÜ hazırlığı geçmenin gururuyla dolaşıyoruz. Küçük dağları biz yarattık. Bir yerde oturmuş bira içiyoruz. O sırada Leman Sam'ı duyuyorum: "bir kitaba başlar gibi, koşarken yavaşlar gibi, ölen arkadaşlar gibi, sessiz sistemsiz..."Aklıma geldi işte. Ha eski günler daha güzeldi diye değil. Çünkü daha güzel değildi, asla. Şimdi çok daha güzel. Hüzünlendiren tek şey zamanın hızla geçmesi ve şu andaki derin huzur ve mutluluğumun da bir gün bitecek olması. Başka bir şey değil.Çözülen bir yün yumağı Akıp giden günlerimiz Mezar taşlarından suskun Sessiz sitemsiz Savrulan yapraklar gibi Akıp giden günlerimiz Cenaze törenlerinde Sessiz sitemsiz Bir suçluyu aklar gibi Akıp giden günlerimiz Sanki bir sır saklar gibi Sessiz sitemsiz Bir kitaba başlar gibi Koşarken yavaşlar gibi Ölen arkadaşlar gibi Sessiz sitemsiz
Leman Sam'ın Livaneli Şarkıları albümü cocuklugumda ailemle yaptığımız yolculukları ve babamın o tok sesiyle eşlik edişini hatırlatır bana. "Heey gidi günler" diyecek yaşa gelmişim .