Tahminen bu akşam uykudan feragat ettim veyahut ettirildim,akabinde geldi demli çaylar
inanmadım
90bpm'in normal bizim gibi eli kolu olan insan olduğuna hepsiyle bi çay içmeden inanmam
ihtiyacım olan şey şu sinir ve kararlılıkla arayıp saatlerce sövmek
Bunlar spotide niye yok yaw
yükleyin şunu Spotify’e
zaman geçiyor beyler bayanlar
ne ara 4 ay olmuş
mümkünatı yok inanmadım
onayladım
Onayladım, başımı sallayıp daHer ne bok dediyse katiyenDüşünmeden onayladım, peşinen diyeyimŞimdiden düzüldü beynimTahminen bu akşam uykudan feragat ettimVeyahut ettirildim, akabinde geldi demli çaylarBen dikizledim beyaz ve nemli bir tavanSahiden tanışma faslı sürdü altı üstü beş dakikaYaklaşık da yirmi yıldır oturmakta buradaLaf olsun maksadıyla sordum 'ne iş yaparsın?''Ah bir bilsem cevabı önce verebilirdim kendime'Deyince anladım durduk yerde yarayı deşmemek gerekİlaveten kabul etmem arkadaş mesuliyetSohbetin sonunda şayetDaha da devrilirse çam, istifim bozulmadanGaflarım kabarmadan yudumladım çayımdanDuvarda eski püskü bir fotoğrafÇok büyük bir ihtimalle çekilmiş iş yerindeFotoğrafın tam altı imzaŞevket Hamdi Tan, duvarı gösterip de sordum 'Bu sen misin?', Gözünü kırparak onayladıO esnada çok garip bir melodi eşliğinde çaldı telefonu'Kusura bakma kardeşim' deyip çıktı balkonaBen tavan dikizledim dakikalarca[Hook]:İnanmadım, mümkünatı yok inanmadımHayatlarıyla geldiler de yine de bıkmadımÇünkü ben nemli bir tavan dikizledikçeHayattan hep muaftım, muaftım[Verse 2]:Ohannes, nasıl söylesem bilinmezBöyle hadiseyle karşılaştım ilk kezBanyo aynasına yansıyan bir küvetİçinde var yığınla dergi artı bulvarBir zamanlar hepsi oldu baş tacımızMahalle arkadaşlarıyla toplayıp bozuklukKuytularda hatm'ederdik her bir satırı bizSoluk soluk, şu anda Şevket Hamdi Tan telefondaUtanmadan da sövüyor arkadaş bağıra bağıraBağırmasıyla anladım vakit zamansızBense bir hususta baya kararsızKüvetten acaba yanıma alsam mı, almasam mı bulvar?Alıcam tabi ki lan ucunda yok zararCebimde gazete oturmuşum salondaHerifse öfkeliydi halaElimi kaldırıp da gidiyorum ifadesiyle işaret ettimİçime serpilen sularla girdim odamaİkinci sayfa, hakkaten tuhaf bir şey la bulvarMerakındayım bunu yazanlarınİkinci sayfanın dibinde mevcut yayın kadrosuAğzım açık kaldı, çünkü gördüm oradaGenel yayın yönetmeni Şevket Hamdi Tan'dı valla..
verse 1:onayladım,başımı sallayıp da her ne bok dediyse katiyen düşünmeden onayladım,peşinen diyim şimdiden düzüldü beynim,tahminen bu akşam uykudan feragat ettimveyahut ettirildim,akabinde geldi demli çaylar,ben dikizledim beyaz ve nemli bir tavan,sahiden tanışma faslı sürdü altı üstü beş dakika,yaklaşık da yirmi yıldır oturmakta burda,laf olsun maksadıyla sordum ''ne iş yaparsın?'',''ah bir bilsem cevabı önce verebilirdim kendime'' deyince anladım durduk yerde yarayı deşmemek gerek,ilavetten kabul etmem arkadaş mesuliyet,sohbetin sonunda şayet daha da devrilirse çam,istifim bozulmadan,gaflarım kabarmadan yudumladım çayımdan,duvarda eki püskü bir fotoğraf,çok büyük bir ihtimalle çekilmiş iş yerinde,fotoğrafın tam altı imza: şevket hamdi tan,duvarı gösterip de sordum: ''bu sen misin?'', gözünü kırparak onayladı,o esnada çok garip bir melodi eşliğinde çaldı telefonu,''kusura bakma kardeşim'' deyip çıktı balkona,ben tavan dikizledim dakikalarca..nakarat x2:inanmadım,mümkünatı yok inanmadım,hayatlarıyla geldiler de yine de bıkmadım,çünkü ben nemli bir tavan dikizledikçe hayattan hep muaftım(muaftım).verse 2:ohannes!nasıl söylesem bilinmez,böyle hadiseyle karşılaştım ilk kez,banyo aynasına yansıyan bir küvet,içinde var yığınla dergi artı bulvar,bir zamanlar hepsi oldu baş taacımız,mahalle arkadaşlarıyla toplayıp bozukluk,kuytularda hatmederdik her bir satrı biz(biz) soluk soluk,şu anda şevket hamdi tan telefonda,utanmadan da sövüyor arkadaş bağıra bağıra,bağırmasıyla anladım vakit zamansız,bense bir hususta baya kararsız,küvetten acaba yanıma alsam mı,almasam mı bulvar?alacam tabi ki lan ucunda yok zarar,cebimde gazete oturmuşum salonda,herifse öfkeliydi hala,elimi kaldırıp da gidiyorum ifadesiyle işaret ettim,içime serpilen sularla girdim odama,ikinci sayfa,hakkaten tuhaf bir şey la bulvar,merakındayım bunu yazanların,ikinci sayfanın dibinde mevcut yayın kadrosu,ağzım açık kaldı,çünkü gördüm orda genel yayın yönetmeni şevket hamdi tandı valla(valla).nakarat x4:inanmadım,mümkünatı yok inanmadım,hayatlarıyla geldiler de yine de bıkmadım,çünkü ben nemli bir tavan dikizledikçe hayattan hep muaftım(muaftım).
[[Verse 1]:Onayladım, başımı sallayıp daHer ne bok dediyse katiyenDüşünmeden onayladım, peşinen diyeyimŞimdiden düzüldü beynimTahminen bu akşam uykudan feragat ettimVeyahut ettirildim, akabinde geldi demli çaylarBen dikizledim beyaz ve nemli bir tavanSahiden tanışma faslı sürdü altı üstü beş dakikaYaklaşık da yirmi yıldır oturmakta buradaLaf olsun maksadıyla sordum 'ne iş yaparsın?''Ah bir bilsem cevabı önce verebilirdim kendime'Deyince anladım durduk yerde yarayı deşmemek gerekİlaveten kabul etmem arkadaş mesuliyetSohbetin sonunda şayetDaha da devrilirse çam, istifim bozulmadanGaflarım kabarmadan yudumladım çayımdanDuvarda eski püskü bir fotoğrafÇok büyük bir ihtimalle çekilmiş iş yerindeFotoğrafın tam altı imzaŞevket Hamdi Tan, duvarı gösterip de sordum'Bu sen misin?', Gözünü kırparak onayladıO esnada çok garip bir melodi eşliğinde çaldı telefonu'Kusura bakma kardeşim' deyip çıktı balkonaBen tavan dikizledim dakikalarca[Hook]:İnanmadım, mümkünatı yok inanmadımHayatlarıyla geldiler de yine de bıkmadımÇünkü ben nemli bir tavan dikizledikçeHayattan hep muaftım, muaftım[Verse 2]:Ohannes, nasıl söylesem bilinmezBöyle hadiseyle karşılaştım ilk kezBanyo aynasına yansıyan bir küvetİçinde var yığınla dergi artı bulvarBir zamanlar hepsi oldu baş tacımızMahalle arkadaşlarıyla toplayıp bozuklukKuytularda hatm'ederdik her bir satırı bizSoluk soluk, şu anda Şevket Hamdi Tan telefondaUtanmadan da sövüyor arkadaş bağıra bağıraBağırmasıyla anladım vakit zamansızBense bir hususta baya kararsızKüvetten acaba yanıma alsam mı, almasam mı bulvar?Alıcam tabi ki lan ucunda yok zararCebimde gazete oturmuşum salondaHerifse öfkeliydi halaElimi kaldırıp da gidiyorum ifadesiyle işaret ettimİçime serpilen sularla girdim odamaİkinci sayfa, hakkaten tuhaf bir şey la bulvarMerakındayım bunu yazanlarınİkinci sayfanın dibinde mevcut yayın kadrosuAğzım açık kaldı, çünkü gördüm oradaGenel yayın yönetmeni Şevket Hamdi Tan'dı valla..[Hook]:İnanmadım, mümkünatı yok inanmadımHayatlarıyla geldiler de yine de bıkmadımÇünkü ben nemli bir tavan dikizledikçeHayattan hep muaftım, muaftım
İnanmadım , mümkünatı yok inanmadım
Ah bir bilsem cevabı önce verebilirdim kendime diyince anladim durduk yerde yarayı deşmemek gerek
Ulan bu şarkılar neden böyle az tıklanır yaaaamk
[Verse 1]:Onayladım, başımı sallayıp daHer ne bok dediyse katiyenDüşünmeden onayladım, peşinen diyeyimŞimdiden düzüldü beynimTahminen bu akşam uykudan feragat ettimVeyahut ettirildim, akabinde geldi demli çaylarBen dikizledim beyaz ve nemli bir tavanSahiden tanışma faslı sürdü altı üstü beş dakikaYaklaşık da yirmi yıldır oturmakta buradaLaf olsun maksadıyla sordum 'ne iş yaparsın?''Ah bir bilsem cevabı önce verebilirdim kendime'Deyince anladım durduk yerde yarayı deşmemek gerekİlaveten kabul etmem arkadaş mesuliyetSohbetin sonunda şayetDaha da devrilirse çam, istifim bozulmadanGaflarım kabarmadan yudumladım çayımdanDuvarda eski püskü bir fotoğrafÇok büyük bir ihtimalle çekilmiş iş yerindeFotoğrafın tam altı imzaŞevket Hamdi Tan, duvarı gösterip de sordum'Bu sen misin?', Gözünü kırparak onayladıO esnada çok garip bir melodi eşliğinde çaldı telefonu'Kusura bakma kardeşim' deyip çıktı balkonaBen tavan dikizledim dakikalarca[Hook]:İnanmadım, mümkünatı yok inanmadımHayatlarıyla geldiler de yine de bıkmadımÇünkü ben nemli bir tavan dikizledikçeHayattan hep muaftım, muaftım[Verse 2]:Ohannes, nasıl söylesem bilinmezBöyle hadiseyle karşılaştım ilk kezBanyo aynasına yansıyan bir küvetİçinde var yığınla dergi artı bulvarBir zamanlar hepsi oldu baş tacımızMahalle arkadaşlarıyla toplayıp bozuklukKuytularda hatm'ederdik her bir satırı bizSoluk soluk, şu anda Şevket Hamdi Tan telefondaUtanmadan da sövüyor arkadaş bağıra bağıraBağırmasıyla anladım vakit zamansızBense bir hususta baya kararsızKüvetten acaba yanıma alsam mı, almasam mı bulvar?Alıcam tabi ki lan ucunda yok zararCebimde gazete oturmuşum salondaHerifse öfkeliydi halaElimi kaldırıp da gidiyorum ifadesiyle işaret ettimİçime serpilen sularla girdim odamaİkinci sayfa, hakkaten tuhaf bir şey la bulvarMerakındayım bunu yazanlarınİkinci sayfanın dibinde mevcut yayın kadrosuAğzım açık kaldı, çünkü gördüm oradaGenel yayın yönetmeni Şevket Hamdi Tan'dı valla..[Hook]:İnanmadım, mümkünatı yok inanmadımHayatlarıyla geldiler de yine de bıkmadımÇünkü ben nemli bir tavan dikizledikçeHayattan hep muaftım, muaftım
Zaman çok hızlı geçiyor be
OKUL YOLUMDAKİ TEK ARKADAŞIM BU ŞARKI
AYNI KADERİ PAYLAŞIYORUZ
okuldaki de :)
Herkesin en yakın arkadaşı
bassline mükemmel be aklımı oynatacağımmmm
Herşeyin yeniden başladığı yer Şevket Hamdi Tan
REİS ÇOK İYİSİN BE
abi allah rızası için spotify a yükleyin şu albümleri indirmek istemiom siz para kazanın yav
Yürek düzen beat'ler ve sample
sample nedir yahuu
*çünkü ben nemli bir tavan dikizledikçe hayattan hep muaftım*
AHH ULAN
anladım durduk yerde yarayı deşmemek gerek
çünkü ben nemli bir tavan dikizledikçe hayattan hep muaftım(muaftım)!
Uğraştırıyosunuz.verse 1:onayladım,başımı sallayıp da her ne bok dediyse katiyen düşünmeden onayladım,peşinen diyim şimdiden düzüldü beynim,tahminen bu akşam uykudan feragat ettimveyahut ettirildim,akabinde geldi demli çaylar,ben dikizledim beyaz ve nemli bir tavan,sahiden tanışma faslı sürdü altı üstü beş dakika,yaklaşık da yirmi yıldır oturmakta burda,laf olsun maksadıyla sordum ''ne iş yaparsın?'',''ah bir bilsem cevabı önce verebilirdim kendime'' deyince anladım durduk yerde yarayı deşmemek gerek,ilavetten kabul etmem arkadaş mesuliyet,sohbetin sonunda şayet daha da devrilirse çam,istifim bozulmadan,gaflarım kabarmadan yudumladım çayımdan,duvarda eki püskü bir fotoğraf,çok büyük bir ihtimalle çekilmiş iş yerinde,fotoğrafın tam altı imza: şevket hamdi tan,duvarı gösterip de sordum: ''bu sen misin?'', gözünü kırparak onayladı,o esnada çok garip bir melodi eşliğinde çaldı telefonu,''kusura bakma kardeşim'' deyip çıktı balkona,ben tavan dikizledim dakikalarca..nakarat x2:inanmadım,mümkünatı yok inanmadım,hayatlarıyla geldiler de yine de bıkmadım,çünkü ben nemli bir tavan dikizledikçe hayattan hep muaftım(muaftım).verse 2:ohannes!nasıl söylesem bilinmez,böyle hadiseyle karşılaştım ilk kez,banyo aynasına yansıyan bir küvet,içinde var yığınla dergi artı bulvar,bir zamanlar hepsi oldu baş taacımız,mahalle arkadaşlarıyla toplayıp bozukluk,kuytularda hatmederdik her bir satrı biz(biz) soluk soluk,şu anda şevket hamdi tan telefonda,utanmadan da sövüyor arkadaş bağıra bağıra,bağırmasıyla anladım vakit zamansız,bense bir hususta baya kararsız,küvetten acaba yanıma alsam mı,almasam mı bulvar?alacam tabi ki lan ucunda yok zarar,cebimde gazete oturmuşum salonda,herifse öfkeliydi hala,elimi kaldırıp da gidiyorum ifadesiyle işaret ettim,içime serpilen sularla girdim odama,ikinci sayfa,hakkaten tuhaf bir şey la bulvar,merakındayım bunu yazanların,ikinci sayfanın dibinde mevcut yayın kadrosu,ağzım açık kaldı,çünkü gördüm orda genel yayın yönetmeni şevket hamdi tandı valla(valla).
BEATİ VER HAFIZ
@EMRAH ERTURAL +1 😀
öfffffffffffffffffffffffffffffffffffffff onayladım çok güzel
mahalle arkadaşlarıyla toplayıp bozukluk,kuytularda hatmederdik her bir satrı biz soluk soluk
Abi iki adam da çok efsane çalışıyor beee
Bu albüm çıktığında ilk dinlediğimnde üniversitedeydim bulaşık yıkarken dinlemiştim :)